Almanya’da Ödemeler





Yapacağınız olası ödemeler ve zaman aralıkları

Almanya’da yaşarken tıpkı Türkiye’de yaşarken yaptığınız gibi belli başlı ödemeler yapmak zorundasınız, belli başlı ödemeler derken bir nevi sabit giderlerden bahsediyoruz. Örneğin, artık evinize taşındınız ve olağan bir şekilde işinize gidip duruyorsunuz. Artık sabit şekilde size ya da yaşadığınız mahile gönderilen faturalar mevcuttur. Bu fatular genelde nedir?

Ev Giderleri:

Miete – Kira: Aylık ya da dönemlik olarak ev sahibinin verdiği banka hesap numarasına yatırılır.




Nebenkosten – Sabit ev giderleri: Elektrik, su, atıksu vb. gibidirler, yine aylık ya da dönemlik olarak ev sahibinin verdiği banka hesap numarasına yatırılır, genelde ücret kira ile birlikte yatırılır.

GEZ Die Gebühreneinzugszentrale der öffentlich-rechtlichen Rundfunkanstalten – bir nevi TRTnin aldığı vergiler gibi – aylık olarak 6 ile 18 euro arasındadır, verilen doküman doldurulur ve kurum ücreti otomatik olarak banka hesabınızdan çeker.



güncelleme 27.04.2015: GEZ Gebühr adı altında geçen bu vergilendirme sistemi artık tüm ev sahiplerinden alınmaktadır. Evinde televizyonu, radyosu ya da bilgisayarı olsun olmasın herkesten aylık 18 euro civarında bir ücret tahsil edilmektedir. Bu konu hakkında başvuracağınız, yaşadığınız evin kaydını yaptıracağınız adres http://www.rundfunkbeitrag.de ‘dir.

– Internet und Telefon kosten – Internet ve sabit telefon: Bu giderler elbette yapacağınız firma anlaşmalarına bakar, örneğin o2 ile 15 eurodan 75 euroya kadar tarifeler yapabilirsiniz, para genelde firma tarafından verdiğiniz hesap numarasından direk olarak geçilir.

– Fernsehen – Televizyon: bağlantı ücretidir, Sky gibi bir uydu bağlantısına geçmek isterseniz 30 eurodan başlayan fiyatlarla değişik aboneliklere sahip olarabilirsiniz, ödemeler yine otomatik olarak hesabınızdan gerçekleşir.



Almanya’da Yemek Kültürü





Almanya’da yemek kültürü

Almanya’da yemek kültürü denince akla ilk gelen bir yemek olduğu söylenemez. Çünkü Alman mutfağı pek de güçlü ya da leziz bir mutfak değildir. Akıllarda kalan en bilinen Alman yemekleri, kartoffelsalat (patates salatası), currywurst (körili domuz sosisi) ve käsespätzle (peynirli erişteye benzer bir yemek) olarak verilebilir.

Alman restoranlarına gitmek isterseniz, restoranlarda arayacağınız anahtar kelime Wurstküche’dir. Bu kelimeyi gördüğünüz restoran, size Alman yemekleriyle dolu bir menü sunacaktır. Genelde domuz etinin hakim olduğu bu mutfaktan, bizim size tavsiyemiz genellikle salata ve üzerinde kızarmış soğanla servis edilen Käsespäztle’dir. Garsona siparişinizi verirken Türkçesini “keyzşipetzle” şeklinde tellaffuz edebilirsiniz.

Almanya’da sıkça Türk, İtalyan, Hint ve Çin restoranları görebilirsiniz. Döner, ülkede en çok tüketilen fast food tarzındaki yemek türüdür. Lahmacun, pide, döner ve kebap gibi isimleri hemen hemen her Alman bilir. Bu pek mümkün değildir ama yinede civarda Türk restoranı bulamassanız, o zaman tavsiyemiz bizim damak tadımıza yakın bir mutfağa sahip olan Yunan restoranlarını ziyaret etmeniz olacaktır. Ancak dikkat bu restoranlarda da bazı yemeklerde domuz eti servis edilmektedir.






MENSA

Mensa kelimesi latin kökenlidir ve masa anlamına gelir. Almanya’da okullarda, üniversiteler, işyerlerinde ve hatta halka açık yemekhanelere verilen isim Mensa’dır. Yemekleri pek beğenilmez ancak gitmeden de olmaz. Fiyatları makul olan bu yemekhanelerde, öğlen ve akşam yemekleri tabildot ve alakart şekilde çıkar. Fiyatları 1,5 ile 6,5 EUR arasında değişebilir.

Almanya’da Telif Hakları




Telif Hakları

Almanya’da telif hakları sıkı bir şekilde denetlenmektedir. Bu cümleden belki pek birşey anlamadınız o zaman bu konuyu daha basit bir örnekle anlatalım.

Sevdiğiniz sanatçı yeni bir albüm çıkardı. Albümdeki şarkılardan birini radyoda duydunuz, ismini de öğrendiniz, anladınız ki bu o günler boyunca dinlemek istediğiniz şarkı.

Ne yaparsınız?

– Şarkıyı dijital ortamda ya da CD şeklinde [yasal] satın alabilirsiniz
ya da
– internetten indirirsiniz [yasal değil]

Almanya’dayken size tavsiyemiz her zaman yasal yolları izlemeniz.

Sevdiğiniz şarkıyı parası neyse verip yasal bir şekilde satın almanız olacaktır, aksi hallerde başınız ağrıyabilir.

Nasıl mı?

İşte böyle; sevdiğiniz şarkıyı yasal olmayan yollardan internetten indirirseniz. Şarkıyı size gönderen kişi ya da siz şarkıyı bilgisayarınıza indirirken, bir yandan da paylaştığınız için, sizin şarkıyı gönderdiğiniz kişilerden birtanesi, bu şarkının telif haklarını korumaya çalışıyor olabilir.

Bu durumda sizin bilgisayarınıza ait olan IP numarası, bu kişi tarafından tespit edilir. Daha sonra bu kişi internet servis sağlayıcılarına bir miktar para ödeyerek IP numaranızı kontrol ettirir.

Bu kimlik kontrolünden sonra artık Adınız, Soyadınız, Adresiniz ve bağlantı bilgileriniz, telif haklarını koruyan kişilerce tespit edilmiştir.



Sonraki adım Avukatların hesap sorması adımıdır.

Bir gün uyandığınızda posta kutusunda 30-40 sayfalık bir uyarı bulursunuz, uyarıda yasal olmayan yollardan telif hakları XYZ firmasına ait olan ABC şarkısını indirdiğinize/paylaştığınıza dairdir.

Avukat, müvekkilinin haklarını korumak ve kayıplarını telafi etmek için aslında Amazon.de ya da iTunes gibi dijital müzik satan sitelerden 0.79€’e alabileceğiniz bir şarkı için tüm masrafları içinde €450 ila €500 para talep eder.

Doğru okudunuz 1 şarkı için €450 ila €500 sizden bir takım evraklar doldurarak suçu kabul etmenizi ve parayı belli bir tarihe kadar banka hesaplarına göndermenizi talep eder.

İndirdiğiniz şarkı sayısı arttıkça, problem ve risklerde artar.

Aynı sistem indirdiğiniz ve paylaştığınız filmler için de aynı şekilde çalışır. Doyasıyla tekrar tekrar belirtmekte fayda var, eşe, dosta, arkadaşa güvenipte Almanya’da yasal olmayan işlere bulaşmayın.



Artık çok geç olan oldu yakalandım, diyorsanız ne yapmanız gerekli?

Öncelikle indirdiğiniz ve başınıza bu belaları açan tüm dosyaları yok edin. Eğer yapabilirseniz sabit diskinizin boş kısımlarını 5 defa falan (hızlı biçimlendir demeden) normal şekilde biçimlendirin. Yakınlarda, tanıdık, işi bilen Avukatlar varsa onlarla iletişime geçin, çok detaya inmeden konuyu paylaşın ve onları dinleyin.

Dikkat! Bazen istenilen €450’u ödememek için tuttuğunuz Avukat cebinizi daha fazla yakabilir. Bu durumlarda panik yapmadan insanlarla konuşmaya çalışmalısınız. Doğru soruları sorup, daha sonra durumu sizin değerlendirmesi gerekmektedir.

Tekrar dikkat! bir şarkı nelere mal olabilir, iyi düşünüp, taşının, yasal yollardan satın alım yapın.



Almanya’dan Türkiye’ye Yol – Türkiye Yolu

Evet artık Almanya’yadasınız. Uzun ya da kısa süresi ne kadar olursa olsun, tekrar güzel ülkemize Türkiyemize dönmek isteceksiniz. Nitekim bizler istedik ve bunun için farklı alternatifleri bulduk, buluşturduk zaman içerisinde kullandık, uyguladık ve anavatana, o eşsiz kokuya, toprağa yine yeni yeniden kavuştuk.

Burada da sizlerle paylaşacağız. Nelere dikkat etmeniz gerektiğini eminim işinize çok yarayacak ipuçları bulacaksınız.

Almanya’dan Türkiye’ye

Herhalde Dünya’nın hiçbir ülkesinde Türkiye’ye gelmek için bu kadar seçenek yoktur. Öyle ki Türkiye’de içhatlarda dahi bu kadar farklı seçeneği bir arada bulamassınız. Otobüs ile toplu taşımayı bir kenara bırakırsak, Ankara’dan sonra İstanbul’a en çok sefer yapan şehir bir Alman şehridir. İşte seçeneklerinizden bazıları:

Havayolu

01Elbette en sık kullanılan çözüm havayolu taşımacılığı, sadece Türk Hava Yolları kendi başına Almanya’nın 9 büyük şehrinden toplam 12 büyük havalimanından Türkiye’ye hergün karşılıklı uçuşlar düzenlemektedir. Yılın her ayında uçuşlar devam etmektedir ve bilet fiyatları, sezon alımları, son dakika uçuşları vb dahil genellikle 149€ ile 699€ arasında oynamaktadır. Türk Hava Yollarından başka, Pegasus Havayolları, SunExpress, Condor, Germanwings, Air France, Austrian Airlines, Swiss Air, TuiFly, AirBerlin, Türkiye’ye uçan firmalara başlıca örneklerdir.

Karayolu

Karayolu ile Almanya’nın büyük şehirlerinden İstanbul’a olan mesafeler (Nürnberg-İstanbul) 2094 km ile (Hamburg-İstanbul) 2581 km arasında değişmektedir. Ankara’ya olan mesafeler de 2545 km ile 3032 km arasında değişmektedir. Haliyle yol bir seferde gitmeye müsait değildir. Ancak dinlenerek ya da birden çok sürücünün değişimiyle kısa molalar vererek 24 saat gibi bir sürede Türkiye’ye varmak mümkündür.

Eğer ki uçağa binemiyorsanız o zaman sizin için en konforlu çözüm otobüs yolculuğu olacaktır. Varan Turizm şirketi Türkiye’ye günlük, haftalık ve aylık otobüs seferleri düzenlemektedir. Yol yaklaşık 40-44 saat kadar sürmektedir. Ayrıntılı bilgiler ve bilet satın almak için web sitesini ziyaret ediniz www.

Elbetteki bu yolu otobüs ile de kendi hususi otomobiliniz ile de gitmek istebilirsiniz. O zaman size önerebileceğimiz bir kaç güzergah var. Temelde 3 farklı opsiyona sahipsiniz. Elbette bu opsiyonlar başlangıç noktanıza göre ufak tefek değişiklikler gösterebilir. Örneğin başlangıç noktanız Münih değil de Hamburg ise, Almanya’dan sonra Avusturya yerine Çek Cumhuriyetine girip Slovakya’ya geçersiniz. Güzergah seçerken aşağıdaki taslağı izleyebilirsiniz:

 

Almanya
Avusturya / Çek Cumhuriyeti – Macaristan – Romanya – Bulgaristan
Avusturya / Çek Cumhuriyeti – Macaristan / Sırbistan – Makedonya – Yunanistan
Avusturya – Slovenya – Hırvatistan – Sırbistan – Makedonya – Yunanistan
Türkiye

şeklindedir. Girişler Kapıkule sınır kapısından yapılacaktır. Bu yolların hepsini kullanmadık ancak en bilindik olanlarda 180km/s sürate imkan sağlayan otoyolların olduğu bilinmektedir. Elimize henüz ücretler ve vergiler hakkında henüz yeni bir bilgi gelmedi.

Berlin-Ankara güzergahını daha büyük haritada görüntüle

Size önerimiz Avusturya’ya girer girmez ve çıkmadan hemen önce deponuzu doldurmanız nitekim benzin fiyatları Avusturya’da bir çok ülkeden daha ucuzdur.

Bazı forumlarda ve internette gördüğümüz üzere Almanya’dan Türkiye’ye giderken Bulgar polisi bahşiş istiyormuş. Bu bahşişte pasaportun içerisinde bir adet 5€ gibi bir ücretmiş. Elbette bilgi kaynağı ve doğruluğu konusunda bir garanti vermiyoruz ama bizlerinde kulağına gelen bu yönde haberler.

Demiryolu

Almanya’dan trenle Türkiye’ye gitmek. Almanya’nın her hangi bir noktasından başlayan yolculuğunuz muhakkak Münih merkez tren istasyonu üzerinden İstanbul’a doğru yol alacaktır. Dolayısıyla sizlerle ilk önce Münih, İstanbul arası tren seferi bilgilerini vermenin faydalı olacağını düşünüyoruz.

Münih’ten İstanbul’a gitmek gerçekten kolay çünkü sadece ve sadece 2 sefer tren değiştirmeniz gerekiyor. Bunlardan ilki Viyana’da Batı Tren İstasyonunda -Wien Westbahnhof- diğeri iste Sırbistan’ın güneyinde yer alan Nis tren istasyonundadır. Münih-İstanbul yolcuğunun toplam süresi 39 saat 23 dakikadır.

30 Haziran’da Münih’ten İstanbul’a gitmek istesek bakın güzergahımız nasıl olacaktır.

‘München Hbf’ Perşembe, 30.06.11 kalkış saati. 15:27 peron no. 11 tren no. RJ 69
‘Wien Westbahnhof’ Perşembe, 30.06.11 varış saati. 19:44
‘Wien Westbahnhof’ Perşembe, 30.06.11 kalkış saati. 19:54 peron no. 6 tren no. D 347
‘Niš Railway Station’ Cuma, 01.07.11 varış saati. 12:00
‘Niš Railway Station’ Cuma, 01.07.11 kalkış saati. 12:35 tren no. D 491
‘Istanbul Sirkeci’ Cumartesi, 02.07.11 varış saati. 07:50

Fiyatlar ve daha fazla bilgi için Deutsche Bahn sitesini ziyaret edebilirsiniz www.

Denizyolu

Direk deniz yolu ile sefer malesef yoktur, kuzey denizinden başlayan bazı yolcu gemileri (yelkenli ya da trans atlantic) istanbul’da demirlemektedir. Bir ya da daha fazla gün İstanbul’da kalıp yoluna devam etmektedir. Eğer denizyoluyla arabanızı Türkiye’ye getirmek istiyorsanız, İtalyan Ancona kıyısından İzmir çeşmeye feribotlar hareket etmektedir.

Cumartesi akşamı 20:30 gibi başlayacak olan yolculuğun Salı sabahı 06:30 saatinde Türkiye’ye varacaktır. İtalya üzerinden başlayacağınız feribot seferlerinde Yunanistan üzerinde bir aktarma yaparakta Türkiye kıyılarında noktalamak mümkündür.

Feribot yolculukları için Marmara Lines adresine göz atabilirsiniz. Nitekim yaptığımız araştırmalara dayanarak söylüyoruz bu sene yani 2011’de Türkiye’ye giden direk feribot hatları kaldırılmıştır.




Almanya’da Yollar




Otoyollar ve Motorlu Taşıt Yolları

Almanya’ya gelenlerin hep dilindedir, “Almanya’da otobanlarda hız sınırı yok” derler. Ama bu bilgi tamamen doğru değildir. Elbetteki otobanlarda hız sınırlamaları mevcuttur. Bu sınırlamaların çeşitleri vardır. Ama diğer bir noktadan bakıldığında diğer ülkelerdeki gibi Maksimum Sürat uygulaması yoktur, örneğin Türkiye’de maksimum sürat uygulaması 120 km/h’dir. Almanya’da ise böyle bir son sürat limiti yoktur. Ama bölgesel olarak, örneğin yol ayrımlarında, sürekli yağış alan bölgelerde ya da otobanların yerleşim yerlerine yakın olan kesimlerde bir takım sınırlamalara gidildiği görülür.

Örnek vermek gerekirse, otobanlarda yol ayrımlarında ki hız sınırlaması genelde 120 km/saat’dir. Siz otobandan çıkmıyor olsanız bile, yola giren araçların güvenliğini sağlamak için bu hız sınırlamasına her yol ayrımına ~ 500-1000 m kala uymak zorundasınızdır.

Aksi hallerde yol kenarlarına konuşlandırılmış olarak sürat tespit kameraları resimlerinizi çeker ve sizi ceza ödemek zorunda bırakabilir. Örneğin, Frankfurt-Stuttgart arasındaki otobanda, hız sınırlamasının 100km/saat olduğu Frankfurt Havalimanı yol ayrımından sonra yolun solunda konumlandırılmış üç adet fotoğraf makinesi vardır. 100 km/saat olan bu bölgede 110 km/saat gitmenin cezası bizlere 36 Euro olarak kesilmiştir.

Otobanlarda sık yağış alan kesimlerde, yağış ya da ıslaklık olduğunda hız sınırlaması 80 km/saat’e kadar düşebilir, bu durum sis olduğunda da geçerlidir. Benzer şekilde akşam saat 22’den sonra belli otoban güzergahlarında yerleşim yeri kenarlarından geçilirken hız neredeyse 50-80 km/saat aralığına kadar düşürülebilmekterdir.




Şehiriçi Yollar

Şehir içindeki hız sınırlaması genelde 50 km/saat’dir. Ara sokaklarda bu seviye 30 km/saat’e ve yine bazı özel bölgelerde, örneğin şehir merkezlerinde, trafik sadece toplu taşıma trafiğine açıktır. Bazı özel durumlarda bölgede yaşayanlarda bu bölgelere araçları ile girebilirler. Bu gibi bölgelerde hız sınırları 7km/saat’e kadar düşebilmektedir.

Park ve Duraklama

Şehir içlerinde Park yapmak ücrete tabidir. Sadece pazar günleri şehir içindeki park alanları bedavadır. Bunun dışında iş günleri ve ctesi günleri otoparklar malesef ücretlidir. Otobanda duraklama ve durma yasaktır. Duraklamak isteyen araç bir sonraki servis istasyonunu beklemek zorundadır. Acil bir durum olmadığı sürece bu şekilde davranmak zorunda olan sürücü, acil bir durum olduğunda yol kenarlarındaki SOS telefonların birinin yanında durabilir, bu şekilde duraklayan araç hemen reflektörünü 100-200 metre ödeye koymalıdır.

Hız Sınırlamaları

Bilmeniz gereken hız sınırları sırasıyla 120 km/saat, 100 km/saat, 80 km/saat, 70 km/saat, 50 km/saat, 30 km/saat ve 7 km/saattir. Şehir içinde mobil ve sabit hız kameraları ile ölçümler yapılmaktadır. Hız sınırlarının üzerine geçen sürücüler farklı şekillerde cezalandırılabilirler. Bu cezalar ehliyet belli süreliğine geri vermek ya da para cezası şeklinde olabilir.




Hız Kameraları

Bu hız kameraları ayrıca kırmızı ışıklar içinde kurulmuştur. Yakında resimler eklenecektir.

Trafik Kameraları

Trafik kameraları genelde trafiğin genel akışını izlemek amacıyla köprü ayaklarına, tünellere, trafik ışıklarına takıldırlar. Bazı trafik işaretlerinde kameralara benzeyen ama sadece araç geçişini kontrol eden infrared alıcı-vericiler mevcuttur.

Radyo Trafik Programları

Trafik radyo programları oldukça etkilidir. Hep hareket halinde olmayı seven, evlerinden 100-150km uzaklarda çalışan insanlar için bu programlar büyük önem taşımaktadır. Trafik raporlarını, insanlar can kulağı ile dinlemektedirler.




Navigasyon Cihazları

Navigasyon cihazları, Almanya’nın hemen hemen her sokağını, yolunu, tüm detaylarıyla ve katmanlarıyla saklayabilmektedir.

Almanya’da İletişim

GEZ. Die Gebühreneinzugszentrale der öffentlich-rechtlichen Rundfunkanstalten

Nedir bu GEZ? Almanya hükümeti, Almanya’nın TRT1’i ARD kanalı, TRT2’si ZDF kanalı ve Deutschlandfunk tarafından kurulmuş bir organizasyondur. Merkezi Köln’de olan organizasyon, yayın kullanım ücreti olarak belirlenen tutarları toplamakla yükümlüdür. Başka bir deyişle GEZ, kapı kapı dolaşarak, TV, Radyo, Cep Telefonu, PDA, kablosuz ağ ve araç radyosu kullanan herkesten aylık olarak belirlenen sabit bir ücreti talep eder. Bu ücret 2011/Nisan itibariyle eğer evinizde bir TV, TV kartı olan bilgisayar vb. elektronik cihaz kullanıyorsanız, radyo ve kablosuz ağ servisleri dahil olmak üzere ~18,-€, eğer sadece radyo kullanıyosanız ~6,-€ civarındadır.

Sistem nasıl işlemektedir? Yeni bir adrese taşındığınızda GEZ’den yetkililer, adres değişikliklerinin yapıldığı belediye tarafından bilgilendirilirler, bu bilgilendirmenin hemen sonrasında, 1-2 GEZ yetkilisi tanım doğru ise, çat kapı evinize gelerek, içeriye girmek isterler. Eğer onları içeri kabul ederseniz, evdeki elektronik cihazların ayrıntılı bir listenisi çıkararak, banka hesap numaranızdan aylık ~18 ya da ~6 € ücreti talep ederler. Nitekim, yetkililer sizi evde bulamadıkları zaman ya da onları eve davet etmediğiniz zaman, bir başka form doldururlar ve bunu merkezlerine gönderirler. Bu raporlar işlendikten sonra otomatik bir posta mektubu evinize gönderilir, bu mektup sayesinde verilen süre içerisinde kendi başvurunuzu ya da kendi elektronik cihaz envanterinizin bir kopyasını GEZ merkeze gönderirsiniz. Bu gönderiden sonra hesaplanacak duruma göre ilgili ücret yine ~18 ya da ~6 € olarak GEZ’e ödenecektir. [www]

Güncelleme 27.04.2015: GEZ Gebühr adı altında geçen bu vergilendirme sistemi artık tüm ev sahiplerinden alınmaktadır. Evinde televizyonu, radyosu ya da bilgisayarı olsun olmasın herkesten aylık 18 euro civarında bir ücret tahsil edilmektedir. Bu konu hakkında başvuracağınız, yaşadığınız evin kaydını yaptıracağınız adres http://www.rundfunkbeitrag.de ‘dir.

Almanya’da telefon hattı alırken nelere dikkat etmek gerekir?

Almanya’da telefon hattı alırken dk ücretlerine bakmalısınız. Bazı operatörler dk ücretini, konuşmanızın 1. saniyesinden itibaren faturalandırmaktadırlar, dolayısıyla 1 saniyede konuşsanız 59 saniyede konuşsanız yine aynı dakika ücretini ödemek zorunda kalırsınız.

Güncelleme 18.01.2019:
Smartmobil
– Çok hesaplı telefon hattı ve tarifeleri

Deneyim konuşuyor… Almanya’da telefon hattı almak isterseniz, bir numaralı adres Smartmobil. 5 euro’dan 25 euro’ya kadar olan aylık tariflerle kafanız rahat, internetiniz bol, heryöne konuşma ve mesajlaşma dahil. İster 2 yıllık, ister aylık kontratınızı yapın. Eğer tarifenizi bu bağlantıya tıklayarak alırsanız o zaman size fazladan 10 euro indirip yapacaklardır.

Telefon yerine İnternet?

Bunun yanında telefon almak istemem derseniz Skype, Viber vb. internetten telefon arama servislerden de yararlabilirsiniz.

Türkiye’den Almanya’ya cep telefonu götürebilir miyim?

Evet. Götürebilirsiniz, kayıt işlemleri vb. gibi formalitelerle de uğraşmanıza gerek yoktur.

Yurtdışından Türkiye’ye cep telefonu götürürken nelere dikkat edilmeli?

Bilindiği üzere artık Türkiye’ye her elini kolunu sallayan cep telefonu ithal edemiyor, kaçak da getiremiyor. Kaçak getirirse telefon IMEI numarasından kayıtlı değil diye tespit edilerek kullanıma kapatılıyor. Tabi bu süreç başlamadan önce yerel yani Türkiye’ye ait operatörlerden birini yurtdışından getirdiğiniz telefona takmanız gerekli. Bu adımı gerçekleştirdikten sonra yaklaşık 10-15 gün içerisinde telefonununuz kayıtlı olmadığına dair ve telefonu kayıt ettirmeniz gerektiğine dair bir SMS mesajı gönderiliyor.

Kayıt işlemi nasıl gerçekleşiyor?

Yurtdışından aldığınız telefonun IMEI numarası ile Türkiye’ye giriş yaptığınız pasaporta ihtiyaç duyuyorsunuz. Buradaki önemli husus Türkiye’ye giriş yaparken, pasaport kontrol noktasında, pasaportunuza vurulan ‘Giriş’ damgası, mümkünse görevli polisten rica edin ve bu vurulan damganın okunaklı olmasına dikkat edin. Bu damga giriş tarihinizden itibaren 1 ay süre ile telefonunuzu kayıt ettirebilmeniz için geçerlidir. Eğer 1 ayı geciktirirseniz tekrar giriş yapmanız gerekecek.

Pasaport (giriş damgası okunaklı ve 1 aydan eski olmamak üzere) + telefon IMEI numaranız -> Turkcell İşletişim Merkezlerine gidip 5 TL karşılığında bir görevliyle beraber form dolduracaksınız. Daha sonra cep telefonunuza yeni bir mesaj gelecek oradaki kodu görevliye okuyacaksınız ve telefon kaydınız, gerçekleşecek. Tebrikler!

Bu en merak edilen sorulardan birisi, malesef internette araştırırken ondan fazla saçma ve yanlış kaynak bulabilirsiniz. Size doğrusunu biz söyleyelim. “1 pasaporta her 2 senede 1 telefon” kaydı sınırı mevcuttur. Her iki senede 1 telefonu 1 pasaporta kayıt ettirebilirsiniz.

Dikkat edilmesi bir husus 2 kart takılabilen SIM DUO adıyla geçen telefonların kaydı konusunda. Bu telefonlarda iki adet SIM kart yuvası olduğundan dolayı, telefon 2 adet IMEI numarasına sahiptir. Yani bu tip telefonları kayıt ettirebilmek için 2 adet pasaporta ihtiyaç duymaktasınız. Aksi taktirde sadece 1 pasaport ile tek bir SIM kartı kullanabilirsiniz.

Almanya’da Günlük Yaşam


Festivaller

Almanya’da hemen her bölgede, hemen her ay bir festivale katılma şansını yakalabilirsiniz. Geleneksel, bölgesel, tarihi ve modern festivallerin yapıldığı bu bölgelerden ve festivallerden sizlere bir kaç tane örnek vermek istiyoruz. Daha fazlasını öğrenmek isterseniz ya da duyduğunuz bir festival hakkında bilgi talep etmek için lütfen facebook sayfamıza görüşlerinizi ve isteklerinizi yazınız.

Karneval

Almanya’da karnaval, en çoşkulu şekilde karnavalların kaleleri olarak bilinen 6 şehirde kutlanmaktadır. Bu şehirler, Köln, Düsseldorf, Mainz, Bonn, Aachen ve Koblenz’dir.

Karnaval zamanlarına kadar hazırlık yapan okullar, vakıflar ve organizasyonlar, karnaval zamanında performanslarını sergilerler. Karnaval katılımcıları, farklı kostümler giyinerek, sokaklarda, şehir merkezlerinde eğlenirler. Şehirdeki tüm eğlence mekanları karnaval için farklı kıyafetler giyinen katılımcıları ağırlarlar. Örneğin, Köln Karnevalı yaklaşık 1 hafta sürmektedir, bu süre zaafında Avrupa’nın ve Almanya’nın çeşitli yerlerinden turist akınına uğramaktadır. Karnaval’a katılmak için aylar önceden yerinizi ayırtmanız gerekmektedir, aksi taktirde şehir merkezine 30km yakında bir otel bulursanız kendinizi şanslı sayabilirsiniz.

Oktober Fest

Türkçe adıyla Ekim Festivali, her yıl güz aylarında iki hafta boyunca Bavyera eyaletinin baş şehri Münih’e yakın, binlerce kişinin sığabildiği çadırlarda kutlanmaktadır. Bavyera eyaletinin büyük şehirleri olan Münih, Nürnberg, Regensburg ve Ausburg’da her sene festival zamanı ilginç etkinlikler, yerel kıyafetler ve litrelik bira bardakları ellerinde eğlenen milyonlarca katılımcı görmek mümkündür. 1810 yılından bugüne kadar kutlanan gelenek tamamıyle bir halk festivaline dönüşmüştür, eyaletin ileri gelen aileleri tarafından kurulan çadırlar için özel olarak büyük bir arazi şehir tarafından boş bırakılmıştır.

Oktober Fest’e kutlamaların yapıldığı asıl çadırlarda katılabilmek için rezervasyonunuzu en geç 8 ay önceden yaptırmanızda fayda vardır. Son yıllarda katılımın iyiden iyiye artışından dolayı artık bu süreler de dahi çadırda oturacak yer rezervasyonu yaptırmak zorlaşmaya başlamıştır. Festivale katılımın uluslararası düzeylerde olmasından dolayı otellerde yerlerinizi garanti altına almanış şarttır. Aksi taktirde, civar köyler ya da şehrin kötü kısımlarında konaklama imkanınız bulunur. 2010 yılında 6,4 milyon katılımcıya ev sahipliği yapan festival aynı zamanda 200. yaşını kutlamıştır. 2011 yılındaki festivalin tarihleri 18 Eylül’den 4 Ekim’e kadar olacaktır. Daha fazla bilgi için [www].

Rutenfest

Rutenfest, Almanya’da Baden Württemberg eyaletinin şehirlerinden biri olan Ravensburg’da Temmuz ayında toplam 4-5 gün kutlanır. Tıpkı diğer Alman festivalleri ve gelenekleri gibi bira festivalin değişilmez içeceğidir. 2011 yılında 22-26 Temmuz arasında kutlanacak olan festival için yerinizi 3-4 ay öncesinden ayırmanız önemlidir. Daha fazla bilgi için [www].

Rock im Park

Rock im Park, her yıl geleneksel olarak yapılan bir müzik festivalidir. Genellikle yaz aylarının başlarında yani Haziran gibi yapılmaktadır. Festivalin değişilmez mekanı olan şehir, Bavyera eyaletinde yer alan Nürnberg şehridir. Bu senede 1-3 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen 3 günlük Rock Müzik festivali ‘Rock im Park’ için daha detaylı bilgi festival web sitesinden edinebilirsiniz. Daha fazla bilgi için [www].

Alisveris

Almanya’da faaliyet gösteren, hemen hemen her şehirde rastlayabileceğiniz, temel tüketim ve gıda ürünleri satan süpermarketlere örnekler verelim.

Özellikle real ve Kaufland marketlerinde Türkiye bölümleri bulabilirsiniz. Bu bölümlerde Türkiye’den bildiğiniz büsküvi, çikolata üreticilerinin mamüllerini, benzer şekilde zeytin, peynir, sucuk, salam, sosis gibi temel tüketim mallarını bulabilirsiniz. Türkiye’ye deki gibi lezzetli olmasada bulgur, pirinç, helva, çay vb. ürünleri de bulabilmek mümkündür. İyi alışverişler.

Eğer lahmacun, döner yemek isterseniz, dondurulmuş gıda reyonlarına bakmanızı öneririz. Turkische Pizza ya da Döner Brot adı altında yiyecek maddelerini bulabileceksiniz. Afiyet olsun.

Aldi, Edeka, Kaufland, Lidl, Marktkauf, Netto, Pennymarkt, real;, Tengelmann, Rewe

Almanya’da faaliyet gösteren, ağırlıklı olarak kosmetik ürünleri satan süpermarketlere örnekler verelim.

dm markt, Müller, Rossmann, Schlecker

Almanya’da faaliyet gösteren ve elektronik tüketim ürünleri satan süpermarketlere örnekler verelim.

MediaMarkt, Saturn, Euronics, Conrad

Almanya’da faaliyet gösteren ve ev eşyaları, inşaat ve yapı malzemeleri satan süpermarketlere örnekler verelim.

Bauhaus, Hornbach, Ikea, Praktiker, Toom

Almanya’da Taşınma


Almanya’da taşınma başlı başına bir iştir. Türkiye’ye kıyasla tabir yerindeyse, daha planlı ve programlı yapılmalıdır. İnsanlar taşınırlarken ya da kaldıkları evden çıkarlarken gün gün, saat saat herşeyi hesaba katarlar, eğer sizde taşınacaksanız bunu önceden hesaplamalısınız.

Almanya’da hatır gönül olayları, ülke kültürüyle sıkça örtüşmediğinden dolayı, ev sahibiyle ve/veya önceki kiracıyla sen 2 gün önce çıksan, ben 1 gün sonra girsem hesaplarına girmeniz anlamsız olacaktır. Taşınacağınız eve, daireye ya da yaşam alanına, genelde ayın 1’inde ya da 15’in de taşınırsınız. Bu kural %90 değişmez.

Baştan başlayalım, bir senaryo ile taşınma adımlarını ve püf noktalarını gözden geçirelim.

Türkiye’den geliyorum, Almanya’da ev arıyorum senaryosu:

Türkiye’den geliyorsunuz, örneğin Berlin’de kiralık bir daire arayacaksınız. İnsanlar genellikle Türkiye’de olduğu gibi emlakçıların yolunu tutarlar. ‘Immobilien (gayrimenkul)’ yazısını görürseniz, bir emlakçıya geldiğinizi anlarsınız ancak bilmekte fayda var emlakçı kelimesi Almanca’da ‘makler’ olarak bilinir. Emlakçıyı bulup ofisine gidebilirsiniz, hoş sohbetinizden sonra uygun dairelere bakmak için randevulaşırsınız. Randevular genelde Türkiye’deki gibi olmaz, genelde 2 ila 5 gün sonrasına verilir. Randevu tarihiniz geldiğinde, binanın önünde emlakçı ile buluşursunuz ve daireyi gezersiniz.

Kiralık ev tutmak için gerekli sabit giderler vardır!

Eğer daireyi beğenip de tutmak isterseniz, işte o zaman yandınız 😀 çünkü Almanya’da ki emlakçılar ‘provision’ adı altında ‘2 adet kira bedeli’ talep ederler. Bunun yanında ev sahibininde ‘2 ila 3 adet kira bedeli’ olan depositoyu isteyeceğini unutmayınız, kira depositosu Almanca’da ‘kaution’ olarak bilinir.

Emlakçıya 2 kira bedeli vermek istemiyorum!

Bu gibi durumlardan kaçınmak istiyor, emlakçıya 2 kira bedeli ödememek istemiyorsanız, ‘null-provision’ Türkçe karşılığı ‘sahibinden’ olan daireler aramanız gerekir. Bu daireler için verilen ilanlar, genellikle bölgenin yerel gazetelerinde ya da null-provision adresinde yayınlanır. Bu adresten civarda verilmiş ‘sahibinden’ ilanlarına erişebilir, böylece emlakçıya vereceğiniz parayıda cebinizde tutabilirsiniz.

Sahibinden ev bakarken, evin sahibi ya beni beğenmezse?

O zaman yapacak çok birşey yok, tatlı dilinizi kullanıp, en iyi taraflarınızı ev sahibine göstermelisiniz. Yabancı olsanız bile o daireyi size vermesi için, ev sahibini ikna etmelisiniz. İnsanlarla konuşmaktan korkmayın, kararlı olduğunuzu, iki ay sonra bırakıp gitmeyeceğinizi, her ay günü geldiğinde banka hesaplarına kira bedelini yatıracağınızı anlatmalısınız. Ev sahibi ‘tamam’ dedi, sırada ne var?

Sırada kira sözleşmesi var, Almanya’da yaşam kurallarından ev hayatı ile ilgili olanlarını da unutmayalım.

Kira sözleşmeleri maşallah destan gibidir, okursanız bunalırsınız. Neyse sözleşmeden bahsetmeden önce, Almanya’da ki genel geçer, oturum kurallarından bahsedelim. Almanya’da insanlar genellikle sabaha karşı 4:00 ila 6:00 arası uyanıp işe giderler. Hal böyleyken yaşadığınız sokak akşam 20:00’den sonra karanlığa bürünebilir.

Alman aile yaşamında, genellikle çocuklar 20:00’e yetişkinler ise 22:00’de yatarlar. Haftaiçi, çalışma günleri, akşamları özellikle 22:00’den sonra gürültü yapmak yasaktır. Nitekim, tüm bu maddeler bir bir bir sözleşmesinde yer almaktadır.

Almanya’da bahçeler de çok güzeldir 🙂 elbette bu güzellik kendi kendine oluşmuyor. Temel nedenlerden biri belediyenin koştuğu şartlardır: zamanı geldiğinde bahçe sahipleri ya da belediye yetkilileri ücret karşılığı, bahçelerin temizliğini ve bakımını yaparlar. Eğer bahçeli bir ev tuttuysanız bunları da hesaba katmak gerekir. Aynı şekilde, kış zamanı kar yağdığında, kapı önlerini tuzlamak ev sahiplerinin ve/veya kiracıların sorumluluğu altındadır. Bu tip durumlar sigorta şirketleri tarafından da hassasiyetle üzerinde durulan mevzulardır.

Depozito için özel banka hesabı açabilirsiniz!

Ev sahibi ile anlaşıp, imzaları karşılıklı attığınız sözleşmede yazan depozito kısmını, ev sahibine ödemeniz gerekir. Bu ücret genelde evden çıkarken geri alabileceğiniz bir ücrettir. Ev sahibi, daire içerisinde hasar ya da eksiklik tespit ettiği taktirde, gerekli miktarı depozitodan düşebilir. Bu deposito için gereken miktarı, ev sahibine vermek yerine, ev sahibinin de isminin geçtiği ancak sizin adınıza açılacak bir blokeli hesap ile vadeli olarak bankaya yatırabilirsiniz. Böylelikle paranın değer kaybetme riskini minimuma indirgemiş olursunuz, çıkabilecek olan anlaşmazlıklarda ev sahibinin keyfi olarak tüm miktara el koymasını engelleyebilirsiniz.

Almanya’da Kiralar…

Elbetteki kira miktarları bölgeden bölgeye farklılık gösterir. Şehirlerin civarlarında olan köyler ya da küçük yerleşim birimlerinde, kiralar nispeten daha azdır. Almanya’da kiralar, sıcak ve soğuk kira olarak isimlendirilir. Soğuk kira, Almanca ‘kalt miete’ sadece ev için ödenecek olan aylık miktardır. Sıcak kira ise yani ‘warm miete’, kira bedeli + aidat, su, elektrik ve diğer masrafların toplamı olarak nitelendirilir.

Kira harici giderler nelerdir?

Kira harici bir sürü gideriniz olabilir. 🙂 Elbette önce sabit giderlerden başlayalım. Elektrik, su, (su giderleri sıcak-soğuk su ve atık su olarak üç temel başlıkta hesaplanır), ısınma (gaz, solar, termal enerji), çöp vergisi (atıklarınızın tiplerine göre [bio]lojik atık, yeniden dönüştürülebilir atıklar, geri kalan atıklar şeklinde artar), GEZ (daha fazla bilgi için iletişim sayfasındaki GEZ kısmını okuyabilirsiniz) ücretleridir. Bunların yanında televizyon (kablo, uydu ya da dijital yayın), Telefon (sabit telefon), internet (ADSL, DSL, ISDN, E, 3G, UMTS bağlantıları) için de ek ücretler ödemeniz gerekecektir.

Nasıl taşınacağım?

Almanya’ya geldiğinizde station wagon (Almanca ‘kombi’ olarak adlandırılırlar) araçların ne kadar da fazla olduğunu göreceksiniz. Türkiye’dekinin tersine insanlar genellikle sedan yerine station wagon araçları tercih ederler. Yine römork takılabilir araç sayısıda bir hayli fazladır. Bunun en büyük nedenlerinden biri yük taşımayı bireylerin kendi kendilerine yapmalarıdır. İş gücünü satın almak, Türkiye’ye kıyasla çok daha pahalıdır. Özellikle de nakliyat işlerinde bir kamyonet yükü, Türkiye’de ~ 150 TL’ye taşıtabilirseniz, Almanya’da ücretler ~ 600 € civarından başlar.

Taşınacaksanız, muhtemelen sizde böyle yapacaksınız. Sahip olduğunuz yükün miktarı ve tipine göre Europcar, Sixt gibi Almanya çapında bir çok ofisi olan araç kiralama şirketlerinden, araba, minibüs hatta kamyon kiralayabilirsiniz.

Günlük ya da haftasonu tarifelerini seçerek station wagon bir araç ya da bir panelvan minibus kiralayabilirsiniz. Haftasonu tarifeleriyle (cuma’dan pazartesi sabahına kadar) aşağı yukarı ~ 120 € karşılığında örneğin bir adet ‘VW Passat’ kiralama imkanınız mümkündür. Yaşadığınız şehirde bu ücretlerden daha da ucuza araç kiralayabileceğiniz küçük firmalar olabileceğini de hesaba katmalısınız.

Yapı marketlerinden alışverişlerde nasıl nakliye yapacağım?

Yapı marketlerinden yapacağınız alışverişler ise süpermarketin yaşadığınız bölgeye olan uzaklığı ve harcadığınız miktar, baz alınarak taşıma ücretleri belirlenir. Market içerisinde satın alım işleminden hemen sonra nakliyat için başvurabilirsiniz. Fiyatlar genellikle ~ 39 € ile 179 € arasında değişmektedir. Marketler saatlik olarak araç kiralayıp, nakliyeyi daha cüzzi miktarlara kendiniz halledebilirsiniz. Internet üzerinden belli gün ve saatte evinize gelecek şekilde satın alımlar yapmakta mümkündür, internet üzerinden satın alımlarda ödenecek nakliye ücretleri ~ 0 € ile 179 € arasında değişebilir.

Nakliye için belirtilen fiyatlar 04/2011 tarihi ile geçerli olan Amazon.de e-Magazasının ve IKEA marketinin fiyatlarıdır.

Ev arıyorum, bulamıyorum?

O zaman bir de aşağıdaki internet adreslerini deneyin.
www.null-provision.de ve www.wg-gesucht.de
bu internet sitelerinde kısa ya da uzun süreli oturabileceğiniz kiralık, satılık dairelere ve evlere ulaşabilirsiniz.

Almanya’da Çalışma İzni

Almanya’da, yabancı uyrukluların bir işverene bağlı olarak (“işçi” veya “müstahdem” statüsünde çalışmaları ve işverenlerin yabancı uyruklu “işçi” çalıştırmaları, uluslararası anlaşmalarda aksi öngörülmedikçe, Federal Çalışma Kurumu’nun iznine bağlıdır.

Avrupa Birliği üyesi ülkeler ve Avrupa Serbest Ekonomik Bölgesi Anlaşmasına taraf ülkeler vatandaşları ve aile bireyleri ile “süresiz oturma izni” (unbefristete Aufenthaltserlaubnis) veya “oturma hakkı” (Aufenthaltsberechtigung) sahibi yabancılar çalışma müsaadesinden muaf tutulmuşlardır.

Çalışma müsaadesi; “çalışma izni” (Arbeitserlaubnis) ve “çalışma hakkı” (Arbeitsberechtigung) olarak iki ayrı “tür”de verilmektedir.

“Çalışma izni”, yabancı uyruklunun daimi ikametgahının Almanya’da olması, yabancı uyruklunun istihdamının iş piyasasını olumsuz yönde etkilemeyecek olması, yabancı uyruklunun çalıştıracağı işe talip Alman veya eşdeğer uyruklu (örneğin, AB üyesi ülkeler vatandaşlığını taşıyan) işçi bulunmaması ve yabancı uyruklunun iş koşullarının, kıyaslanabilir nitelikteki bir Alman uyruklu işçinin iş koşullarından daha elverişsiz olmaması halinde verilmektedir.

İşe ilk girenlere verilecek “çalışma izinleri”, yabancının talep tarihinden önce 5 yılı aşmayan belirli bir süre “izinli” veya “müsamahalı” (Duldung) olarak Almanya’da ikamet etmiş olması veya belirli bir süre önce Almanya’ya girmiş olması koşuluna bağlanabilmektedir.

Çalışma izinleri “süreli” (örneğin, 1 veya 2 yıl) verilebilmekte ve belirli bir “işyeri”, “meslek grubu”, “işkolu” veya “mülki alan” ile sınırlandırılabilmektedir.

“Çalışma hakkı”, yabancı uyruklunun; “oturma izni” (Aufenthaltserlaubnis) veya “özel oturma izni” (Aufenthaltsbefugnis) sahibi olması, Almanya’da, sigortaya tabi bir işte, yasal olarak 5 yıl çalışmış olması veya 6 yıldan beri kesintisiz olarak Almanya’da ikamet ediyor olması ve iş koşullarının, kıyaslanabilir nitelikteki bir Alman uyruklu işçinin iş koşullarından daha elverişsiz olmaması halinde verilmektedir.

“Çalışma hakkı”, çıkarılan Tüzüklerde aksi öngörülmedikçe, “süresiz” ve belirli bir “işyeri”, “işkolu” veya “mülki alan” ile sınırlandırılmaksızın verilmektedir.

Federal Çalışma ve Sosyal Düzen Bakanlığı (yeni adıyla Federal Ekonomi ve Çalışma Bakanlığı ve Sağlık ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı), yasal düzenlemeler yoluyla (tüzük, yönetmelik..çıkarmak suretiyle), yukarıdaki esaslara istisnalar ve sınırlamalar getirebilmektedir.

Yabancıların çalışma müsaadelerini düzenleyen 17 Eylül 1998 tarihli yeni Tüzüğün (Kanun Kuvvetinde Kararnamenin) (Arbeitsgenehmigungsverordnung –ArGV) 13’üncü maddesi, Türk uyruklu işçilerin ve aile fertlerinin AB üyesi ülkelerde iş piyasasına girişlerini düzenleyen 1/80 sayılı Türkiye-AET Ortaklık Konseyi Kararının lehte hükümlerini saklı tutmuştur.

Kaynak: Berlin Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliği

Almanya’da Oturma İzni

İkamet müsaadesi”nin (Aufenthaltsgenehmigung) türleri

Almanya’da, 01.01.1991 tarihinden beri yürürlükte bulunan Yabancılar Yasasının (Ausländergesetz-AuslG) 5’inci maddesi, “ikamet müsaadesi”nin (Aufenthaltsgenehmigung) türlerini, “oturma izni” (Aufenthaltserlaubnis), “oturma hakkı” (Aufenthaltsberechtigung), “amaca bağlı oturma izni” (Aufenthaltsbewilligung) ve özel oturma izni (Aufenthaltsbefugnis) olarak belirlemiştir.

Oturma izni”, Almanya’da belirli bir amaçla, örneğin ziyaret, eğitim, staj.. gibi amaçlarla ikamet etmeyen, bağımlı veya bağımsız olarak çalışarak geçimini sağlayan yabancı uyruklulara verilen ikamet müsaadesidir; “süreli” (befristete Aufenthaltserlaubnis) veya “süresiz” (unbefristete Aufenthaltserlaubnis) olarak verilebilmektedir.

“Oturma hakkı” Almanya’da, “oturma izni” sahibi olarak belirli bir süre (8 yıl) ikamet etmiş yabancı uyruklulara verilen güvenceli ikamet müsaadesidir.

“Amaca bağlı oturma izni” (Aufenthaltsbewilligung), Almanya’da, örneğin eğitim, ziyaret gibi belirli bir amaçla ikamet eden yabancılara, en çok 2 yıl süreli olarak verilen ve süresi aynı amaçla ikamet kaydıyla en çok 2 yıl uzaktılan süreli bir ikamet müsaadesidir.

“Özel oturma izni” ise, devletler hukukuna göre veya insani nedenlerle ya da Almanya Federal Cumhuriyetinin çıkarları gereği Almanya’da kalmasına müsaade edilmesi gereken ve kendilerine “oturma izni” (Aufenthaltserlaubnis) verilemeyen yabancı uyruklular için öngörülmüş bir ikamet müsaadesi türüdür.

Kendilerine, sayılan bu ikamet müsaadelerinden biri verilemeyen, ancak siyasi, İnsani, … nedenlerle sınırdışı edilemeyen yabancı uyrukluların Almanya’da ikametlerine müsamaha edilmekte; kendilerine, Yabancılar Yasası hükümlerine göre, “müsamaha belgesi” (Duldung) verilmektedir.

Almanya’da sığınma talebinde bulunan yabancı uyruklulara ise, işlemler sonuçlandırılacağına kadar, Sığınma Usul İşlemleri Kanununa göre (Asylverfahrensgesetz) “ikamet müsaadesi” (Aufenthaltsgestattung) verilmekte; sığınma talebi reddedilen yabancı uyrukluya ise, Yabancılar Kanununa göre “özel oturma izni” (Aufenthaltsbefugnis) verilmektedir.

Federal Çalışma ve Sosyal Düzen Bakanlığı, 19.05.1997 tarihli Genelgesiyle, Almanya’ya 15.05.1997 tarihinden sonra girmiş olan sığınmacıların (kendilerine Sığınma Usul İşlemleri Kanununa göre, “ikamet müsaadesi” (Aufenthaltsgestattung) verilmiş olanların), Almanya’da kalmalarına müsamaha edilen yabancı uyrukluların (kendilerine, Yabancılar Yasasına göre “müsamaha belgesi” (Duldung) verilmiş olanların) ve “özel oturma izni” (Aufenthaltsbefugnis) sahibi olan yabancı uyrukluların “Alman iş piyasası”na girmelerini önlemişti.

Federal Çalışma ve Sosyal Düzen Bakanlığı, 17.09.1998 tarihli Çalışma İzinleri Tüzüğü’nde (Arbeitsgenehmigungsverordnung) yaptığı bir değişiklikle, “Aufenthaltsgestattung”, “Duldung” ve “Aufenthaltsbefugnis” sahibi yabancı uyruklulara Almanya’da iş piyasasına girme ve “işçi” veya “müstahdem” statüsünde çalışma olanağı tanımıştır.

Kaynak: Berlin Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliği

Almanya’da Oturma İzni Ücreti Hakkında başlıklı yazıyı da mutlaka okuyun!